Melankoli

ve melankoli.

Melankoli üzerine yazma isteğim hali hazırda canlı, üretken, olumlu deneyimler yaşayan ve hayatlarını mutlu bir şekilde sürdüren kişiler için şaşırtıcı bir tercih olarak gelebilir. Oysa biz biliyoruz ki 4-5 kişiden en az biri hayatlarının en az bir döneminde depresyon kriterlerini karşılayan dönemler geçirebiliyor. Belki yaşadınız, belki yaşayacaksınız ve belki de yanından bile geçmeyen şanslı gruptansınız. Ama depresyon var, gerçek ve yaşayanlar için çok sancılı bir ruhsal durum. Melankoliyi bir olgu değil de bir durum olarak tanımlama tarihinin aksine melankolik durumlar modern psikiyatride olgusal olarak değerlendirilip, tedavi ediliyor. Melankolinin ne olduğunu anlatan; mitolojik, tarihsel, kültürel , psikanalitik ve politik olarak konumlandıran bazı değerli kaynakları meraklı okur için yazının sonunda listeliyorum*. Ancak bu yazı için melankolinin bireysel ve kültürel deneyimlere odaklı olarak ele almayı tercih ediyorum.

(Devamını Oku)

Sana gelmek istiyorum.

  • 4 yıl önce, admin tarafından yazılmıştır.
  • 0 Yorum
  • Kalır

Kapılar sonuna kadar kapanmış.. Tokmak sökülüp atılmış.. Işıklar çoktan sönmüş.. İçerde bana ait bişey kalmamış.. Derdim benimle yoldaş kalmış.. Umudum sürgüne yollanmış.. Kime uzatsam elim kırılmış.. Sevgim insanlığım üç kuruşa satılmış..

https://youtu.be/z69PVb6YAG0

sana dair

  • 7 yıl önce, admin tarafından yazılmıştır.
  • 0 Yorum
  • Kalır

görünenden öteye gidemeyişin yüzünden uzağız. çünkü gönlümün sana ayrılan kısmını bir türlü göremiyorsun.

 

(Devamını Oku)

sesini duymak istedim.

  • 8 yıl önce, admin tarafından yazılmıştır.
  • 0 Yorum
  • Kalır
Ve benim, birdenbire
yüzünü değil,
gözünü değil,
senin sesini göresim geldi, Taranta – Babu;
«Mavi Nil» gibi serin,
yaralı bir kaplan gözü gibi derin
sesini senin!
Nazım Hikmet Ran

öfkem var

  • 8 yıl önce, admin tarafından yazılmıştır.
  • 0 Yorum
  • Kalır

Ne zaman canım sıkılsa, düşünmekten kaçsam, kalbim kırılsa, strese girsem, bir şeylerle mücadele etmem gerekse, sessizlik canımı yaksa bu şarkıyı dinliyorum. Bir nevi ruhumun ilacı gibi. Duygularımın hafızası siliniyor gibi anında unutuyorum tüm can sıkıcı şeyleri. Mutluysam daha da mutlu oluyorum. Kendimi mutlu etme şeklim bu olsa gerek.

[youtube]https://www.youtube.com/watch?v=6Zowqll_NbY[/youtube]

Kalp kırıklığını hangi pansuman yok edebilir?

  • 8 yıl önce, admin tarafından yazılmıştır.
  • 0 Yorum
  • Kalır

Kalp kırıklığını hangi pansuman yok edebilir? Birisi çıkıp dese ‘al bu japon yapıştırıcısı bununla yapıştırırsan geçer hiç acımamış gibi olur’ ona bile inanırım. İnanmak istersen her şeye inanırsın çünkü. Kalbimiz kırıldığına içimize öküz oturmuş gibi, midemizde dibini göremediğimiz bir boşluk varmış gibi hissediyoruz ya onun nedeni zamanında midemizde uçuşmasına izin verdiğimiz kelebekler olmalı. Bilirsin kelebeklerin ömrü bir gündür ama öldüklerinde sonsuza kadar kapanmayacak boşluklar yaratırlar midende. Miden kelebek mezarlığına döner. (Devamını Oku)

keşke kendimizi de sahiplenebilsek.

  • 8 yıl önce, admin tarafından yazılmıştır.
  • 0 Yorum
  • Kalır

Başımıza ne geldiyse sahiplenme isteğimizden geldi. İnsanları, eşyaları, duyguları, yazıları, kokuları hatta anıları o kadar çok sahipleniyoruz ki onlar olmazsa biz de yok olacakmışız gibi hissediyoruz. Ve öyle oluyor. İpotekli yaşıyoruz hayatı.

Biz birilerine ipotek koyarken onlar da bize ipotek koyuyor. Böyle olunca ben ona sen bana herkes birilerine sahip çıkmaya çalışıyor. (Devamını Oku)

mutlu olmak

  • 8 yıl önce, admin tarafından yazılmıştır.
  • 0 Yorum
  • Kalır

Mutlu olmak çok kolay aslında. Mesela karlı bir kış günü battaniyenin altında Türk Filmi izlesek seninle. Filmin adı “Seven ne yapmaz?” olsa ve “Ne kadar da manidar değil mi?” deyip gülümsesek birbirimize. Sonra ben mutfağa gitsem ikimize de salep yapıp gelsem üzerinde buram buram tarçın kokusuyla. Dışarıda lapa lapa kar yağarken tarçın koksa dünya. (Devamını Oku)